Antalya‘da Beydağları’nın zirvesinden doğup Kumluca’dan Akdeniz’e ulaşan Alakır Nehri ve ona ismini veren Alakır Vadisi, uzun süre HES projeleri ile mücadele alanı oldu. 22 yıl önce Kuzca Mahallesi’nde yaşayan Tuğba- Birhan Günal çiftinin öncülüğünde oluşturulan ‘Alakır Nehri Kardeşliği’, doğaseverlerin bir araya gelmesi ile mücadele başlatarak, 2017 yılında bölgenin koruma altına alınmasını sağladı. Bu süreçte, Cumhurbaşkanlığı ve Bakanlar Kurulu kararları ile Alakır Vadisi’nde iki HES projesinin bulunduğu 724 bin metrekarelik alan ‘Kesin Korunacak Hassas Alan (Birincil)’, 8 milyon 322 bin metrekarelik alan ‘Nitelikli Doğal Koruma Alanı (İkincil)’ ve 251 bin metrekarelik alan ise ‘Sürdürülebilir ve Kontrollü Kullanım Alanı (Üçüncül)’ olarak ilan edildi. Bu kararlar, nehir üzerinde planlanan üç HES projesinin engellenmesine yol açtı.
HES’ler nedeniyle uzun yıllar tartışma konusu olan Alakır Vadisi, bu sefer bir maden ocağı projesi ile gündeme geldi. Kumluca’nın Kuzca Mahallesi sınırları içerisinde, 104,29 hektarlık alandan 20,56 hektarlık kısmı için ‘Beyze Maden’ isimli firma tarafından yılda 150 bin ton kapasiteli 4’üncü Grup Mangan Ocağı projesi için ÇED başvurusu yapıldı. Ancak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, firmanın başvurusu üzerine süreci sona erdirdi.
Alakır Nehri Kardeşliği, bu kararın ardından büyük bir sevinçle karşılandığını ifade etti ve şu açıklamayı yaptı: “Halkın ve kurumların duyarlılığı sayesinde Alakır Vadisi bir felaketten kurtuldu. Açılması planlanan maden ocağı ile alakalı olarak, Orman Bölge Müdürlüğü; ‘Ormanlık alanın korunması ve su kaynaklarına olası etkileri’, Antalya Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğü; ‘Maden faaliyetinin su kaynakları üzerindeki olası olumsuz etkileri’ ve Doğa Koruma ve Milli Parklar 6. Bölge Müdürlüğü ise ‘Bölgedeki ekosistem ve biyolojik çeşitliliğin zarar görebileceği’ konusunda olumsuz görüş bildirmiştir. Bu nedenle, şirketin ÇED süreci Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından sonlandırılmıştır.”
