Stellantis, birçok otomobil markasının çatı şirketi, ve Zeta Energy, bugün duyurdukları yeni bir batarya anlaşmasıyla güçlerini birleştirdi.
Stellantis’in yaptığı resmi açıklamada, “Dünyanın en büyük mobilite firmalarından biri olan Stellantis, lityum-kükürt batarya hücresi teknolojisini geliştirmek amacıyla Zeta Energy Corp. ile bir ortaklık oluşturdu. Bu işbirliği ile birlikte, günümüz lityum-iyon teknolojisiyle kıyaslanabilir hacimsel enerji yoğunluğuna ulaşmayı ve gravimetrik enerji yoğunluğuna sahip devrimci lityum-kükürtlü elektrikli araç bataryaları üretmeyi amaçlıyoruz. Böylece, tüketicilere modern lityum iyon bataryalarla aynı kullanılabilir enerjiye sahip, çok daha hafif bir batarya paketi sunarak daha uzun menzil, daha iyi sürüş dinamikleri ve gelişmiş performans sağlanacaktır,” ifadelerine yer verildi.
Bu yeni bataryaların, hızlı şarj hızını %50 oranında artırma potansiyeline sahip olduğu ve mevcut lityum iyon bataryalardan daha düşük maliyetle sunulması bekleniyor. Stellantis Baş Mühendislik ve Teknoloji Sorumlusu Ned Curic, bu iş birliğinin temiz, güvenli ve uygun fiyatlı araçlar sağlama hedefine katkıda bulunacağını belirtti.
Zeta Energy’nin CEO’su Tom Pilette ise, “Zeta Energy’nin lityum-kükürt teknolojisinin Stellantis’in yenilikçi gücüyle birleşmesi, elektrikli araçların performansını ve maliyetlerini önemli ölçüde artıracak. Ayrıca tedarik zinciri dayanıklılığını güçlendirecek,” dedi.
Üretilecek bataryalar, atık malzemeler ve metan kullanılarak oluşturulacak ve mevcut batarya teknolojilerinin çok altında karbon emisyonu salınımına sahip olacak. Zeta Energy’nin batarya teknolojisi, mevcut gigafabrikalarda üretilebilecek şekilde tasarlanacak. Avrupa veya Kuzey Amerika’da kısa ve yerel bir tedarik zincirinden faydalanılması öngörülüyor. İş birliği, üretim öncesi geliştirme ve gelecekteki üretim planlamasını kapsayacak şekilde yürütülecek. Proje sonunda bataryaların, 2030 yılına kadar Stellantis’in elektrikli araçlarına enerji vermesi bekleniyor.
Lityum-kükürt batarya teknolojisi, geleneksel lityum iyon bataryalarla karşılaştırıldığında daha avantajlı maliyet ve performans sunmaktadır. Kükürt, yaygın bir malzeme olup maliyetleri düşürürken tedarik zinciri riskini de azaltıyor. Zeta Energy’nin bataryaları, atık malzeme, metan ve çeşitli endüstrilerin yan ürünlerinden oluşan rafine edilmemiş kükürt gibi kaynaklarla üretilecek ve kobalt, grafit, manganez veya nikelle yapılmayacak. Stellantis, bu teknolojiyi benimseyerek 75’in üzerinde batarya elektrikli araç modeli sunmayı amaçlayan Dare Forward 2030 stratejik planında önemli bir adım atmış olacak.”
