Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye‘nin önemine dikkat çekerek, ülkenin sahip olduğu demografik potansiyelin büyük bir fırsat sunduğunu ifade etti. Şimşek, “Kadınların işgücüne katılım oranı şu anda yüzde 36 ve bu oranı daha da artırmayı hedefliyoruz. Eğer OECD ortalaması olan yüzde 66’ya ulaşabilirsek, önemli bir potansiyeli hayata geçirmiş olacağız.” şeklinde konuştu.
TRT tarafından düzenlenen ve bu yıl 8’incisi gerçekleştirilen TRT World Forum 2024’ün kapanış oturumunda, “Küresel Ekonomik Belirsizliğin Ele Alınması: Dayanıklılık Stratejileri” başlıklı panelde açıklamalarda bulunan Şimşek, küresel büyümeyi etkileyen ticari sorunlar, yaşlanan nüfus, yükselen jeopolitik gerginlikler, iklim değişikliği ve bölgesel çatışmalara da değindi.
Küresel ticarette yaşanan korumacı eğilimler hakkında bilgi veren Bakan Şimşek, “Ticari sınırlamalar 2009 yılına kıyasla neredeyse 9 kat arttı. Eğer bu korumacılık devam ederse, küresel gayri safi yurt içi hasılada ciddi düşüşler görebiliriz.” dedi.
Aynı zamanda, ticari kısıtlamaların ABD ile Çin arasında yoğunlaştığını belirten Şimşek, ABD’nin 45. Başkanı Donald Trump döneminde yapılan tarifelerin küresel ticareti tehdit ettiğini vurguladı.
Şimşek, “Artan tarifelerin ABD’de enflasyonun yükselmesine ve uzun vadeli faiz oranlarının artmasına yol açabileceğini düşünüyoruz. Bu durum hem gelişen ülkeler hem de küresel ekonomi için önemli bir tehdit. Çin, bu tarifelere karşılık olarak ihracatını başka ülkelere kaydırmayı planlayabilir; bu durum dolaylı olarak bizim pazarlarımızı bile etkileyebilir.” ifadelerini kullandı.
Hazine ve Maliye Bakanı, Türkiye’nin ABD’nin olası yeni tarifelerine karşı direncinin yüksek olduğunu vurguladı. “Türkiye ticarette artan korumacı eğilimlere karşı dayanıklıdır. Gümrük Birliği sayesinde 54 ülkeyle serbest ticaret anlaşmamız mevcut ki bu da toplam ihracatımızın yüzde 62’sini kapsıyor. Ayrıca, şu anda kapsamlı ticaret anlaşmaları için görüşmelerimizin sürdüğü başka ülkeler de bulunuyor.” dedi.
Şimşek, Türkiye’nin coğrafi konumunun avantajlarıyla birlikte dost ülkelerle de ticaretin güçlendirileceğine işaret etti. “Orta Asya, Orta Doğu, Balkanlar, Avrupa Birliği ve Kuzey Afrika ile olan ilişkilerimiz bu anlamda önem taşıyor. Ulaşım yolları aracılığıyla bölgesel bütünleşme ve bağlantıyı artırma noktasında avantajlıyız.” şeklinde konuştu.
Bakan, Türkiye’nin borçluluk oranlarının diğer gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerle karşılaştırıldığında oldukça düşük olduğunu belirtti. “Türkiye’nin milli gelirine göre toplam borçluluk oranı yüzde 99. Gelişmekte olan ülkelerde bu oran yüzde 245 civarında.” diyerek, düşük borçluluk oranının ülkenin direncini artıran önemli bir faktör olduğunu ifade etti.
Yaşlanan dünya nüfusunun ciddi mali yükler doğuracağına dikkat çeken Şimşek, Türkiye’nin çalışma çağındaki nüfus artışının güçlü olduğunu vurguladı. “Kadınların işgücüne katılım oranını OECD ortalaması olan yüzde 66’ya yaklaştırmayı hedefliyoruz. Bu hedefe ulaştığımızda büyük bir potansiyelin açığa çıkacağını düşünüyorum.” dedi.
Türkiye’nin savunma sanayisindeki kat ettiği mesafeyi de ele alan Bakan Şimşek, Türkiye’nin yerlilik oranının şu anda yüzde 80’e ulaştığını belirtti. “20 yıl önce bu oran tam tersiydi. Bugüne kadar 1000’in üzerinde savunma sanayisi projesi gerçekleştirdik ve bu alanda küresel oyunculardan biri haline geldik.” dedi.
Ayrıca, yapay zeka
