Türkiye Ekonomisi Büyüyor: Kişi Başına Gelir 15.500 Dolar!

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye’nin ekonomik büyüklüğünün 1,3 trilyon doların üzerine çıkacağını belirterek, “Kişi başına gelirimiz geçen yıl itibarıyla 3 bin 608 dolardan 13 bin 243 dolara yükseldi. Bu yıl ise 15 bin 500 doları aşan bir kişi başına gelir elde edeceğimizi düşünüyoruz.” açıklamasında bulundu.
Yılmaz, Aksaray İş Dünyası Buluşması’nda yaptığı konuşmada, politikaların oluşturulmasında istişare sürecine vurgu yaptı.
Dünya ekonomisinin, pandemi sonrası enflasyonla mücadele amacıyla uygulanan sıkı para politikaları nedeniyle tarihsel ortalamalarının altında büyüme gösterdiğini dile getiren Yılmaz, pandemi öncesi seviyelere hâlâ dönülemediğini belirtti.
Dünya genelinde geçen 20 yılda yıllık ortalama büyümenin yaklaşık yüzde 3,5 civarında seyrettiğini aktaran Yılmaz, “Geldiğimiz dönemlerde ise bu oran 3’ün biraz yukarısına çıkabilmiş durumda. Ancak jeopolitik gerilimler, artan korumacılık eğilimleri ve bloklaşmalar, büyümeyi ve ticareti sınırlamakta. Bu durum, ihracatçı illerimizi ve genel ekonomik durumu olumsuz etkiliyor.” ifadelerini kullandı.
Yılmaz, Türkiye’nin Avrupa, Kuzey Afrika ve Orta Doğu’nun önemli ihracat merkezlerinden biri olduğunu vurgulayarak, “Bu bölgelerde ekonomik sıkıntılar yaşandı. Genel olarak dünya, sıkı para politikalarından daha gevşek politikalara geçiş yapıyor. ABD ve Avrupa Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine başlaması, gelişmekte olan ülkeler için olumlu bir işaret. Bu durum, dünya talebini artıracak ve dış finansmana erişimin kolaylaşmasını sağlayacaktır. Güncel koşullar, geçmiş yıllara göre daha iyimser bir tablo sunuyor.” görüşünü paylaştı.
Yılmaz, ihracatı artırmaya yönelik bir büyüme politikası benimsediklerinin altını çizerken, dış talebin ihracat üzerindeki etkisine de dikkat çekti.
“Son yıllarda ana ticaret ortaklarımızdaki büyüme ortalama yüzde 2 civarındaydı. Bu yıl için bu oranın yüzde 2,4’e çıkmasını bekliyoruz. Ayrıca, pandemi döneminde emtia fiyatlarının yükselişi, hem sanayicileri hem de hane halklarını etkiledi. Ancak şu an dünya genelinde emtia fiyatlarında bir yumuşama söz konusu, bu da bizim için olumlu bir gelişme. Henüz tüm şartlar ideal olmasa da, daha destekleyici bir ortam içindeyiz.” dedi.
Orta Vadeli Program’daki büyüme hedefinin dengeli büyüme üzerine kurulu olduğuna dikkat çeken Yılmaz, “Yani iç talep ile dış talebin dengeli bir şekilde büyümesi gerekir. Bu yaklaşım, enflasyonu düşürme hedefimizin önemli bir parçasını oluşturuyor. Hem büyüme hem de enflasyonla mücadele için dış talebin katkısını artırmalıyız.” şeklinde konuştu.
Yılmaz, Türkiye’nin son 20 yıldaki büyüme oranının dünya ortalamasının üzerinde olduğunu belirtti. “2002 yılında toplam milli gelirimiz 238 milyar dolarken, geçen yıl bu rakam 1 trilyon 130 milyar dolara çıktı.” diyerek, bu yıl da 1,3 trilyon doları aşacaklarını öngördüklerini belirtti.
Gelecek yıllarda büyüme hedeflerini açıklayan Yılmaz, 2024’te yüzde 3,5 oranında büyümeyi, 2027’de milli geliri 1,8 trilyon dolara çıkarmayı ve kişi başına geliri 20 bin doları aşmayı hedeflediklerini ifade etti.
Yılmaz, enflasyonla mücadelenin öncelikli konuları arasında yer aldığını belirterek, “Geçen yılın haziran ayından beri dezenflasyon dönemine girmiş bulunuyoruz. Haziran ayından yıl sonuna kadar enflasyonumuzda 31 puanı aşan bir düşüş yaşandı. Yıl sonu enflasyon oranımız ise 44,4 seviyelerinde