Gazze’deki susuzluk sorunu, İsrail’in son dönemde gerçekleştirdiği saldırılar ve deniz suyundan içme suyu üreten tesislerde yaşanan yakıt sıkıntısı nedeniyle daha da derinleşti.
Birleşmiş Milletler (BM) ve işbirliği yaptığı kuruluşlar, acil yakıt sevkiyatı sağlanmadığı takdirde su arıtma tesislerinin haftanın sonuna doğru faaliyetsiz kalabileceği uyarısında bulundu.
İsrail, Mart ayında Gazze’ye yardım gönderimini durdurduktan kısa bir süre sonra, bu bölgedeki su arıtma tesislerine sağlanan elektrik akışını da kestikten sonra, tesisler jeneratörlerle çalışmak zorunda kaldı.
İsrail, bu adımı Hamas üzerindeki baskıyı artırmak ve rehinelerin serbest bırakılmasını temin etmek amacıyla aldığını iddia ediyor.
İsrail ordusu, 18 Mayıs’ta Gazze’de “Gideon’un Savaş Arabaları” adı verilen kapsamlı bir kara operasyonuna başladı.
Mayıs ayı ortalarından itibaren artarak devam eden saldırılarda yüzlerce Filistinli hayatını kaybetti.
Bu hafta Gazze’ye yardım girişlerinin yeniden başlayacağını açıklayan İsrail, ancak yakıt akışının bu yardımlar arasında yer almadığını bildirdi.
BBC’ye konuşan pek çok ebeveyn, 19 aydır süren çatışmalar sırasında çocuklarının tuzlu su içmeyi alışkanlık haline getirdiğini aktarıyor.
Bu durum, sağlık açısından ciddi tehlikeleri beraberinde getiriyor. Bölgede çalışan doktorlar, böbrek rahatsızlıklarında önemli bir artış yaşandığını dile getiriyor.
Gazze’nin Han Yunus bölgesinde yaşayan dört çocuk babası Raed al-Zaharneh, “Kamyonlarla getirilen su genelde yarı tatlı, yarı tuzlu oluyor” diyerek, “Bu suları içmemek gerektiğini biliyoruz ama yine de içiyoruz. Karnımız ağrıyor, ishal oluyoruz ama içmek zorundayız. Başka alternatifimiz yok.” ifadesinde bulundu.
Gazze kentindeki Şifa Hastanesi’nden böbrek uzmanı Dr. Gazi al-Yazji, kendi biriminde 22 hastanın diyalize ihtiyaç duyduğunu ve bu kişilerin susuzluktan olumsuz etkilendiğini, hatta bazılarının hayatını kaybettiğini aktardı.
Gazze’de Hamas karşıtı protestolar
Diğer yandan, Gazze’nin güneyinde 19 Mayıs’ta patlak veren Hamas karşıtı protestolar, üçüncü gününe girmiş durumda.
Sosyal medya platformlarında paylaşılan görüntülerde, yüzlerce kişinin Gazze sokaklarında “Dışarı! Dışarı! Hamas tamamen dışarı!” sloganları atarak yürüdüğü gözlemleniyor.
Daha önce de Mart ayında Gazze’de Hamas’ı protesto eden gösteriler olmuş, 22 yaşındaki Oday a-Rubai, silahlı bireyler tarafından kaçırılıp işkence edilerek öldürülmüştü.
20 Mayıs’ta gazetecilerin bulunduğu WhatsApp gruplarında tehdit içeren mesajlar paylaşılarak, “halkın moralini olumsuz etkileyebilecek haberlerin yapılmasının yasak olduğu” duyuruldu.
Protestoların ihtiyaç duyduğu tetikleyici, Hamas’ın üst düzey sorumlusunun, Sami Abu Zuhri’nin Mart ayı sonunda verdiği ve sosyal medyada yayılan bir röportaj oldu. Zuhri, İsrail’le olan savaşlarının ebedi olduğunu belirterek, “Evlerimizi yeniden inşa edeceğiz ve her bir şehide karşılık bir bebek üreteceğiz.” demişti.
Protestocular, Hamas’ı “kanlarını para için satmakla” suçlayarak sokaklarda “Hamas’la birlikte hareket edenler, Gazze halkı sizin mezarınızı kazacak” sloganlarını attı.
Son aylarda Gazze’nin kuzeyinde Hamas karşıtı havanın artmasına rağmen, örgütün güçlü olduğu güneyde hoşnutsuzluk genellikle bastırılıyor.
