Siyaset

DEM Parti: Barış İçi Sorumluluk Üstlenmeliyiz

Dem Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, “Terörsüz Türkiye” hedefi çerçevesinde önemli değerlendirmelerde bulunarak, “Yakılan ateş, DEM Parti için barış umudunu harladı. Tarihin başka biçimlerde tekrarını yaşamamak için üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeliyiz. Şu an tüm yeteneklerimizi seferber etmemiz gereken bir vakitteyiz” ifadelerini kullandı.

Doğan, parti genel merkezinde gerçekleşen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sırasında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. MYK gündeminin silah bırakma süreci ve sonrasında atılacak adımları kapsadığını belirten Doğan, “Günlerdir yazılanları takip ediyoruz. Herkes bu sürecin hızlanmasını arzuluyor. Tüm taraflar, Türkiye‘nin eşit, adil ve kalıcı bir barışa ulaşmasını istiyor. Ayrıca Türkiye‘nin demokratikleşmesini ve zenginleşmesini sağlamak için bu savaşın sona ermesini bekliyor ve bu doğrultuda sorumluluk almaya hazır. Silahların imha edilmesi sadece Türkiye için değil, Orta Doğu ve dünya için de tarihi bir dönüm noktasıdır. Bu süreç birçok bölgesel etki yaratacaktır ve bu nedenle ciddiyetle ele alınmalıdır. Parti olarak, Kürt sorununun demokratik çözümü için bu tarihi adımın getirdiği sorumluluğun farkındayız. PKK’nın feshi ve 12 Mayıs kararları, silahlı mücadele stratejisini, demokratik siyaset stratejisi ve barış odaklı toplumsal bir yaklaşım benimsemek üzere dönüştürmüştür” şeklinde konuştu.

‘MUHALEFETE DÖNÜK BASKILARI KABUL ETMİYORUZ’

Doğan, sürecin ilerleyişinde işbirliği yapmanın önemine değinerek, “Sürecin siyasal ve hukuksal altyapısını oluşturmakta tereddüt etmemeliyiz. O gün o metni okuyan KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Bese Hozat, ‘Biz siyaset yapmak istiyoruz’ demişti. Peki, nasıl? Bunun hukuki temelleri ne olacak? Yasal düzenlemeler nasıl gerçekleştirilecek? Bu gibi sorular üzerinde çalışmaktan, bu sorulara ilişkin hazırlıklar yapmaktan çekinmemeliyiz. Cesaretle risk almaya ihtiyacımız var ve bu sorumluluğu hep birlikte üstlenmeliyiz. Belirsizlikleri ortadan kaldırmalıyız. Aynı zamanda muhalefete yönelik baskıları da kabul etmiyoruz. Türkiye siyasetinde kurucu bir özneyiz ve kimseye haksızlık yapılmasına göz yummuyoruz. Yakılan ateş, DEM Parti için barış umudunu harladı. Hep birlikte bu tarihi sorumluluğu üstlenmek zorundayız” ifadelerini kullandı.

‘ÖRGÜT KENDİSİNİN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ TALEP EDİYOR’

Sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Doğan, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları’nın örgütün Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü talep ettiği yönündeki açıklamasını değerlendirdi. Doğan, “Öcalan’ın bulunduğu koşullara yönelik tavrımız net. Bu tartışmasız bir durumdur. Fakat ikinci video mesajında Öcalan, toplumsal özgürlükten söz ediyor; ‘Toplum özgürleştiğinde birey de özgürleşir’ diyor. Antidemokratik uygulamaların sona ermesi gerekmektedir. İmralı’daki statü bu şekilde sürdürülemez. Öcalan, İmralı’da çeşitli görüşmeler gerçekleştirdiğini belirtmiştir. Örgüt fiziki özgürlüğünü talep ediyor ve bu yalnızca kurucu önderin değil, sahada karşılaştığımız bir taleptir. Öcalan bunu net bir şekilde dile getirmiştir” şeklinde belirtti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu