Bitcoin’e yönelik önyargılara dair serimizin ikinci yazısına hoş geldiniz:
Dünya tarih boyunca lale balonu, dot-com balonu ve gayrimenkul balonu gibi birçok ekonomik krizle yüzleşmiştir. Bu balonları oluşturan ortak özellik ise rasyonel kararların yerini duygusal kararların alması ve fiyatların hızla yükseldikten sonra sert düşüşler yaşamasıdır. Bitcoin’in de benzer şekilde bir balon olabileceği düşüncesi yaygındır. 2017 ve 2021 yıllarında meydana gelen büyük değer kayıplarının ardından sıkça “Bu da diğerleri gibi bir balondu” ifadeleri kurulmuştur. Ancak her dört yılda bir Bitcoin’in fiyatı yeni bir zirveye ulaşarak bu durumu çürütmektedir.
Açgözlülüğünüzü dizginleyin
Bitcoin’in bir balon olmadığını vurgulamak gerekirken, kripto para sektöründeki dolandırıcılık projeleri ve çeşitli balonların da mevcut olduğunu kabul etmeliyiz. NFT ve Metaverse gibi konular, sektöre olan güveni sarsmıştır. Güvenilir paritelere (BTC, ETH, LTC, AVAX, RENDER gibi) yatırım yapmak daha mantıklı olabilir. Ayrıca, topluluklar arasında popüler olan coin’ler (NST, Doge, Shib, Pepe gibi) risk profilinize göre yatırım aracı olarak değerlendirilebilir. Önemli olan, iyi bir araştırma yaparak risklerinizi yönetmek ve açgözlülüğünüzü kontrol edebilmektir.
Kripto para platformları üzerinden gerçekleştirilen dolandırıcılık, kara para aklama ve diğer yasadışı faaliyetler, kullanıcıların sektöre olan güvenini sarsmaktadır. Birçok borsa, kullanıcıların paralarını çalma veya hacklenme gibi olaylarla gündeme gelmiş, bu da endişelere yol açmıştır. Ancak bu durumların çoğunun Bitcoin ile alakası olmadığı, daha ziyade aracı kurumların güvenilirliği ile ilgili olduğu unutulmamalıdır. Devletlerin, bu aracı kurumları denetlemeye yönelik adımlar attığı ve “Kripto Kanunu” gibi düzenlemelerle sektörü daha kontrollü hale getirmeye çalıştıkları da gözlemlenmektedir. Dolayısıyla uzun vadede bu aracı kurumların daha güvenilir hale gelmesi beklenmektedir. Kripto varlık platformlarında güven eksikliği hissi yaşasam da, bu durumun yalnızca kripto dünyasına özgü olmadığını düşünüyorum. Çözüm odaklı yaklaşım benim için daha yapıcı bir yol. Örneğin, farklı borsalarda bakiyemi güvenilirlik seviyelerine göre dağıtmak, riski azaltmanın bir yoludur.
Birçok kripto para işleminin, dikkat gerektiren yönleri vardır. Cüzdan adresinin doğru girilmesi fevkalade önemlidir; küçük bir hata büyük kayıplara yol açabilir. Kullanıcıların, işlem yapmadan önce dikkatle kontrol etmeleri ve gerekirse deneme işlemleri yapmaları önerilmektedir. Blokzincir üzerinde gerçekleştirilen işlemler kalıcıdır ve herkes tarafından izlenebilir, bu da hata halinde takip mümkün kılmaktadır.
Değişime direnç göstermenin manasızlığı
Blokzincir ve ilişkili kavramlar bazı kullanıcılar için karmaşık görünebilir. Hızla değişen dünyamızda, insanların bu yeni konulara karşı önyargıları ve sabırsızlıkları büyüktür. Ancak dijitalleşme ve değişim kaçınılmaz bir gerçektir. İlerleyen zamanda herkesin bu sürece ayak uydurması gerekecektir. Bunun iyi bir örneği, dijital bankacılığı benimsemekte zorlanan yaşlı bireylerdir. Zamanla bu bireyler,
