23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında, kötü huylu kan hastalıklarıyla mücadele eden çocuklar, Memorial Bahçelievler Hastanesi’nde bir araya geldi. Kemik iliği nakli ile hayatlarına yeniden umutla devam eden bu çocuklar, sağlıklarının yanı sıra bayram coşkusunu da yaşamak için etkinlikte buluştu. Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Müge Gündoğdu ve ekibi, tedavi ettikleri çocuklarla birlikte organizasyona katıldı. Müzik, dans ve sihirbaz gösterimlerinin yer aldığı etkinlik, iyileşmenin keyfini çıkarmak için bir fırsat oldu. Prof. Dr. Gündoğdu, bu özel günde hem bayramı kutladıklarını, hem de umut dolu tedavi süreçlerinin kazandırdığı hayatları anmaya önem verdiklerini belirtti.
Etkinliğe iyileşmiş çocuklar ve aileleri ile devam eden tedavi süreçlerindeki hastalar ve doktorlar katıldı. Hazırlıklar arasında çocukların beslenme ihtiyaçlarına uygun diyet yiyeceklerinin sunulması da yer aldı. Prof. Dr. Gündoğdu, çocukların karşılaştığı zorluklar karşısında gösterdikleri cesareti vurgulayarak, “Lösemiyi yenen çocuklarım derhal kahramanlardır. Bugün burada sadece bir bayram kutlamıyoruz, aynı zamanda bu süreçlerde elde edilen başarılara da tanıklık ediyoruz,” şeklinde konuştu.
‘KEMİK İLİĞİ BAĞIŞLARININ ÖNEMİ’
Etkinlikte Prof. Dr. Gündoğdu, çocuklar için düzenledikleri moral etkinliklerinin sıkça tekrarlandığını ve 23 Nisan’ın özel bir anlam taşıdığını ifade etti. “Her 2-3 ayda bir çocuklarımız için farklı etkinlikler düzenliyoruz. Bu yıl, benzer bir kutlamayı daha önce de gerçekleştirmiştik. Katılan çocukların çoğu kemik iliği nakli olmuş bireylerdir. Kemik iliği nakli, nüks eden lösemi gibi hastalıklarda hayati öneme sahiptir. 18-35 yaş aralığındaki sağlıklı her birey, potansiyel bir kemik iliği donörü olabilir. Bu bağış, verici için hiç bir zarara yol açmamakta ve bir çocuğun hayatını kurtarabilir. TÜRKÖK sayesinde bağışçılar bir havuzda toplanmakta ve hastalarımıza uygun donörler belirlenmektedir. Farkındalık yaratmak amacıyla, her etkinlikte bu mesajı vurguluyoruz,” şeklinde sözlerine devam etti.
‘DONÖR OLMAKTAN VAZGEÇMEYİN’
Etkinlikte, tedavi sürecinden başarıyla çıkan bir hasta olan 3 yaşındaki Berat Çalış’ın hikayesi de yer aldı. Berat’a, erken yaşta kemik iliği nakli yapılması gerektiği belirlendi ancak aile içi uyumlu donör bulunamadı. Akraba dışından gönüllü donörlerle ilerleme çabaları ise bazı donörlerin vazgeçmesi nedeniyle zaman kaybı yaşanmasına neden oldu. Sonrasında, Prof. Dr. Gündoğdu’nun yönlendirmesiyle babasından alınan yarı uyumlu kök hücre ile nakil gerçekleştirildi. Berat’ın tedavi süreci başarılı bir şekilde devam ediyor.
Anne Emine Çalıç, yaşadıkları zorlukları aktararak, “Başlarda işlemlerimiz güzel gidiyordu fakat donörümüz vazgeçince işler ciddi bir bunalıma girdi. Son çare olarak yarı uyumlu nakil yapmak zorunda kaldık. Bu dönem hem fiziksel hem de ruhsal açıdan zorluydu. Dolayısıyla, donörlük yapanların sonradan vazgeçmemelerini tavsiye ediyorum. Bu süreçten geçen çocuklar için insanların sorumluluk alması oldukça önemli,” ifadelerini kullandı.
‘ÖZBEKİSTAN’DAN UMUTLA GELDİK’
Muhammad Abdukhalılov, Özbekistan’dan gelip kemik iliği nakli ile sağlığına kavuşan bir başka hastadır. Aplastik Anemi tanısı konulan 6 yaşındaki Muhammad için, ağabeyinden tam uyumlu
