Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, gıda enflasyonunu kontrol altına almayı ve bu konuda düşüş sağlamayı amaçladıklarını ifade etti.
Cevdet Yılmaz, Tarımsal Strateji ve Politika Geliştirme Merkezi’nin (TARPOL) düzenlediği iftar programına katıldı. Yılmaz, Ramazan ayını sofraların paylaşımının ve gönüllerin birleştiği mübarek bir dönem olarak nitelendirdi. İftar sofralarında tüketilen her lokmanın, toprağın bereketinden ve çiftçinin emeklerinden kaynaklandığını belirten Yılmaz, “Sofralarımızın bereketi, tarlalarımızın bereketiyle mümkündür. Bu nedenle, toprağımıza ve çiftçimize değer vermek, onları desteklemek ve tarımsal üretimi artırmak hepimizin ortak sorumluluğu” dedi. Tarım ve gıda arz güvenliğini stratejik bir alan olarak gördüklerini ve bu alanın insanlık tarihi ile iç içe olduğunu vurguladı.
Yılmaz, “Günümüz modern ekonomilerinin sanayi devriminden önce tarım devrimi ile bugüne geldiğini unutmamalıyız” dedi. Bu bağlamda tarıma, genel kalkınma perspektifinin önemli bir bileşeni olarak baktıklarını vurguladı. Son dönemlerde iklim değişikliği, tedarik zincirlerindeki kırılmalar ve dünya nüfusunun artışı gibi faktörlerin gıda arz güvenliğinin önemini artırdığını kaydetti. Pandemi ve savaşların, gıda arz güvenliğini sağlamaya yönelik zorlukları tekrar hatırlattığını belirten Yılmaz, Ukrayna-Rusya savaşının gıda arzı üzerindeki etkilerine de dikkat çekti.
“Tarımsal verimlilik, sadece kalkınma açısından değil, aynı zamanda küresel güvenlik ve jeopolitik dengeler açısından da büyük öneme sahiptir” diyen Yılmaz, gıda arz güvenliğinin sürdürülebilir yönetim modelleriyle sağlanması gerektiğini vurguladı. Üretim, dağıtım, tüketim ve atık yönetimi gibi tüm süreçlerin dikkate alınmasının önemine değinen Yılmaz, TARPOL gibi araştırma merkezlerinin bu alanda politika önerileri ve projeler geliştirmesinin gerekliliğini aktardı.
Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde tarım alanında gerçekleştirilen gelişmelere de dikkat çekerek, “Son 22 yılda gıda ve tarım ürünlerinde 107 milyar dolarlık dış ticaret fazlası verdik” dedi. Türkiye’nin tarımda modern teknolojilerin kullanımını artırarak çiftçilerin rekabet gücünü yükseltmeyi amaçladığını ifade etti.
Tarımsal ihracatı artırmak için yeni pazarlar arayışında olduklarını belirten Yılmaz, bölgesel kalkınma politikalarının tarımsal üretimin sürdürülebilirliği açısından önem taşıdığını söyledi. GAP ve DAP gibi projelerle her bölgenin potansiyelini değerlendirmeye çalıştıklarını dile getirdi.
Yılmaz, “Sulama yatırımları ve sanayi entegrasyonuyla tarımın verimliliğini artırmayı, üreticilerin gelirlerini iyileştirmeyi hedefliyoruz” diyerek, tarımı geleceğe hazır hale getirmek için bilim, teknoloji ve akıllı sistemlerle yönetim gerektiğini belirtti. Ayrıca, Yeşil ve dijital dönüşümün tarımda verimliliği artırma potansiyeline vurgu yaptı.
Gıda enflasyonunun kontrol altına alınmasının önemini vurgulayan Yılmaz, “Enflasyon sepetinde gıdanın önemli bir payı var ve bu durum dar gelirli vatandaşlar için daha belirgin” şeklinde konuştu. Sosyal adaletin sağlanması açısından gıda fiyatlarının kontrol altında tutulmasının önemine değindi. Hükümetin tasarruf tedbirleri aldığı bir dönemde sulama yatırımlarına özel önem verdiklerini belirten Yılmaz, bu alanda en yüksek oranlara ulaştıklarını ifade etti. – ANKARA
